KDV sisteminin temel amacı, mal ve hizmetlerin her aşamasında katma değer üzerinden vergi alınmasıdır. Ancak bazı durumlarda verginin tamamı satıcı tarafından değil, alıcı tarafından beyan edilmek zorundadır. İşte bu duruma KDV tevkifatı denir.
KDV tevkifatı, kamu kurumları, özel sektör ve bazı mükelleflerin gerçekleştirdiği işlemler için geçerlidir ve doğru şekilde uygulanmadığında ciddi cezai sonuçlara yol açabilir. Bu yazıda, KDV tevkifatının ne olduğunu, kimleri kapsadığını, hangi işlemlerde uygulandığını ve nasıl hesaplandığını detaylarıyla ele alıyoruz.
KDV tevkifatı, yapılan bir işlemde hesaplanan KDV’nin belirli bir kısmının alıcı tarafından kesilerek doğrudan vergi dairesine ödenmesini ifade eder.
Bu yöntemle:
KDV Kanunu’nun 9. maddesi ve ilgili Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tebliğleri bu uygulamayı düzenler. 2025 yılı itibarıyla uygulanmakta olan oranlar 37 No’lu KDV Tebliği ile yürürlüktedir.
Aşağıdaki mal ve hizmet teslimleri tevkifata tabidir:
İşlem Türü | Tevkifat Oranı |
---|---|
Yapım işleri ve bu işlere ilişkin hizmetler | 7/10 |
Temizlik, güvenlik, bakım hizmetleri | 9/10 |
Danışmanlık, avukatlık hizmetleri | 5/10 |
Makine-ekipman kiralama | 2/10 |
Yemek, taşıma, organizasyon hizmetleri | 5/10 |
💡 Not: Oranlar zamanla değişebilir. En güncel liste için GİB duyurularına bakılmalıdır.
KDV Tutarı x Tevkifat Oranı = Tevkifat Tutarı
Örnek Hesaplama:
Hesaplama:
Faturada aşağıdaki bilgiler net şekilde yer almalıdır: